Ceren Cubukcu
Nasıl?

Doğduğunda vardı... büyürken oradaydı... ilk elini tutan...
3 çocuğunu doğururken gözlerinin içine bakan.
Başka bir sehri ev yapan.
Sıcakta, soğukta, darda, bollukta, sevinçte üzüntüde yanında duran, onu en çok tanıyan, onu en çok kollayan...
Artık yok.
Yatağın diğer ucu boş, televizyonun sesi kısık, ütülenecek katlanacak fularlar, yerde izi sürülecek şerbet damlaları yok...
Evdeki kadına tatlı tatlı takılacak kimse yok
Kağıt oynayıp oyalanacak oyun arkadaşı yok
Bahçedeki kuşları kaçırmak, su tasarrufu sağlamak için farklı icatlar çıkaran yok
Evdeki pilleri şarj eden yok
Çin seddi gibi teras parmaklıkları kalacak diye inat eden yok
Gözleri yaşarıveren güzel adam yok
60 yıl sonra o bilmese de her gün gidip elini tuttuğu, öptüğü, sevdiği, kokladığı, konuştuğu adam yok.
Peki yaş kaç olursa olsun insan diğer yarısının gitmesine nasıl alışır?